Categories
Genel Türkçe Blog

ANAYASA MAHKEMESİ’NDEN HİSSE SENEDİ MAĞDURLARINI SEVİNDİRECEK KARAR

Geçtiğimiz yıllarda “yastık altında” muhafaza edilen hisse senetleri, 31.12.2012 tarihinden önce ilgili kurumlara teslim edilmedikleri için tabiri caizse “kâğıda” dönüşmüş, özellikle gurbetçi vatandaşların aralarında bulunduğu 10.000’den fazla hak sahibi büyük bir mağduriyet yaşamıştı. Bu mağduriyetin yasal dayanağını teşkil eden 6362 sayılı Sermaye Piyasası Kanunu’nun 13. maddesinin 4. fıkrası şu şekildeydi:

“Kaydileştirilmesine karar verilen sermaye piyasası araçlarının Kurulca belirlenen esaslar çerçevesinde teslimi zorunludur. Teslim edilen sermaye piyasası araçları kendiliğinden hükümsüz hâle gelir. Teslim edilmeyen sermaye piyasası araçları ise kaydileştirilme kararından sonra borsada işlem göremez, aracı kurumlarca bu sermaye piyasası araçlarının alım satımına aracılık edilemez ve katılma belgelerinin geri alımı yapılamaz. Kayden izlenmeye başladığı tarihi izleyen yedinci yılın sonuna kadar teslim edilmeyen sermaye piyasası araçları YTM’ye intikal eder. Bunların üzerindeki sınırlı ayni haklar kendiliğinden sona ermiş sayılır. Bunlar YTM’nin hesabına geçmesinden itibaren üç ay içinde satılır.”

Anayasa Mahkemesi, Ankara 7. İdare Mahkemesi’nin anayasaya aykırılık itirazı üzerine gördüğü 2015/29 Esas sayılı dava sonucunda, 6362 sayılı Sermaye Piyasası Kanunu’nun 13. maddesinin yukarıda alıntılanan 4. fıkrasının üçüncü cümlesinde yer alan “… ve katılma belgelerinin geri alımı yapılamaz” ibaresi ile dördüncü, beşinci ve altıncı cümlelerinin Anayasa’ya aykırı olduklarına ve iptallerine 22.10.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verdi. Söz konusu karar 12.11.2015 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girdi.

Bu karar sonrası gözler doğal olarak Sermaye Piyasası Kurulu’na ve Yatırımcı Tazmin Merkezi’ne (YTM) çevrildi. Şöyle ki, Anayasa Mahkemesi’nin kararı, “hak sahiplerine ait mülkiyet haklarının YTM’ye intikal edemeyeceği”, “hisse senetleri üzerindeki sınırlı ayni hakların kendiliğinden sona ermiş sayılamayacağı”, “intikal edenlerin YTM tarafından satışının yapılamayacağı ve bu durumda katılma belgelerinin üzerindeki parasal hakların 31.12.2012 tarihli teslim süresine bağlı kalmaksızın geri alımının yapılabileceği” anlamına geliyor. Diğer bir deyişle, geçmişte “kâğıda” dönüşerek hiçbir maddi değeri kalmayan hisse senetlerinin paraya çevrilebilmesinin önü Anayasa Mahkemesi’nin bu kararıyla açılmış oldu.

12.11.2015 tarihinde telefonda görüştüğümüz bir YTM yetkilisi, konuyla ilgili olarak kurum içinde acil bir toplantı yapıldığını ve Sermaye Piyasası Kurulu’ndan da görüş alınmak suretiyle en geç iki üç hafta içerisinde bu konudaki “kurumsal duruşlarının ortaya çıkacağını” belirtti. Kamu tüzelkişiliğini haiz bir kamu kuruluşu olan YTM’nin vatandaştan yana tavır alarak söz konusu mağduriyeti en hızlı ve etkin şekilde ortadan kaldıracak adımları atmasını umut ediyoruz. Aksi takdirde Anayasa Mahkemesi’nin kararına dayanılmak suretiyle ilgili kurumlara karşı idari yargıda çok sayıda tazminat (tam yargı) davasının açılacağına şüphe yoktur.